Dr. Râna Babaç Çelebi, Iğdır Üniversitesi Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin düzenlediği çevrimiçi söyleşide, aromaterapinin tarihsel ve kültürel boyutlarını ele aldı. Konuşmasında, antik çağlardan günümüze kadar uzanan süreçte tütsü, parfüm ve kolonyanın hem sağlık hem de ritüel amaçlı kullanımını vurguladı.
Çelebi, aromaterapinin sadece hoş kokularla sınırlı olmadığını, aynı zamanda bağışıklık sistemini destekleyici ve ruh halini dengeleyici etkileri olduğunu belirtti. Özellikle Osmanlı döneminde, kokuların hastalıkların teşhis ve tedavisinde önemli bir rol oynadığını ifade etti.
Söyleşide, geleneksel tıp uygulamalarının modern bilimle nasıl entegre edilebileceği ve aromaterapinin günümüzdeki yeri üzerine de değerlendirmelerde bulunuldu. Katılımcılar, Dr. Çelebi'nin bilgi ve deneyimlerinden faydalanarak, aromaterapinin sağlık alanındaki potansiyelini daha iyi anlama fırsatı buldular. Söyleşi katılımcıların soruları ile devam etti. Söyleşi sonunda Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Dr. Öğr. Üye. Belkıs MUCA YİĞİT katkılarından dolayı Dr. Râna Babaç Çelebi'ye teşekkürlerini belirtti.